AK Parti’de kongre sürecinde istifa eden il başkanları arasında hepimizin malumu Aksaray İl Başkanı Karatay’ında istifası yer alıyor. Önce Merkez İlçe Başkanı Gizlenci’nin istifasının ardından İl Başkanı’ın istifası. Tabi ki kimsenin niyetini okuyamayız ama ilçe başkanının istifası açık, ancak il başkanının istifası ardında ki aradığımız cevapları bulabilecek miyiz?
Devam eden kongre sürecinde ilk etapta 5 il başkanının istifasının isteneceği haberi kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. İlimiz siyasetinde parti içi karşıt gruplar arasındaki çatışma ve geçimsizliği düşünürsek gerekli birlik beraberlik ortamının sağlanamaması nedeniyle bu başkanlar arasında Aksaray il başkanı Karatay’ın da istifasının geleceğinden neredeyse emindik.
Tabii bir ihtimal Karatay’ın 15 Temmuz gibi bir süreci başarı ile yönetmesi ardından tarihi Referandumda Aksaray’ın oy oranında rekor kırması sonuçlarını ele aldığımızda "acaba?" ihtimali de hep gözümüzün önündeydi. İstifa gelecek mi? gelmeyecek mi? değerlendirmelerini doğru yorumlamakta epey kafa yorduk. Bu istifa Genel Merkezden lanse edildiği gibi bir bayrak değişimi mi? yoksa metal yorgunluğu mu?
“AK Parti son iki yıl içerisinde 200'e yakın ilçe başkanını değiştirmiştir, yine 20'ye yakın il başkanını değiştirmiştir. Bu bir nöbet değişimi ve bayrak yarışıdır. Buradan birilerinin başka anlamlar çıkarması da doğru değildir" kamuoyunda memnuniyetle karşılanan bu istifa ile söz konusu il başkanlarının istifasın da, istişare yolu ile istifa kararlarının alındığı açıklamaları “kol kırılır yen içinde kalır” mantalitesinide getiriyor akıllara.”
Genel olarak bakarsak; Şimdi FETÖ davalarındaki etkin pişmanlık yasasından yararlanıp serbest kalanlar gibi AkParti’deki bu değişim hareketinde etkin istifa yöntemiyle FETÖ ile bağlantısı tespit edilen yöneticiler ile Ak Parti’nin değerlerinden kopan, adaletten sapan, tevazudan ödün veren, halkın sorunlarına kulak tıkayan, dedikodu üretmekten ve insanların ekmeği ile oynamaktan iş üretmeye vakit bulamayan, burnu havadan aşağıya inmeyen teşkilat başkanları ve siyasiler bu yolla mı aklanacak.
'Darbenin siyasi ayağı ortaya çıkarılsın' önergesinin Ak Parti oylarıyla reddedilmesi halihazırda ana muhalefet CHP dahil MHPve diğer muhalefet unsurlarının FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkarılmalı dayatmasında bu köklü değişim ve istifalar mercek altına alınmalı.
Ülke gündemi olarak daha can alıcı noktalar üzerinde tartışmamız gerekirken gündem bir anda yön değiştirdi. Geldiğimiz nokta atlet siyaseti. . Önce 2019 ‘da cumhurbaşkanı adayları tartışmasında kamuoyuna malzeme çıkmayınca atlet siyaseti gündemin yönünü değiştirdi. Hani bazen Sayın Bahçeli’ nin çıkışları çok yerinde oluyor.
Bu gündeme ilişkin en doğru değerlendirmeyi kendisi yaptı. Bahçeli’nin “seviye iç çamaşır tartışmasına düşmesin” açıklaması gündemin içinin ne kadar boşaltıldığının bir özeti. FETÖ’nün siyasi ayağında muhalefet partilerinin kirli çamaşırları iyi kötü ortaya dökülürken iktidar partisi kendi içinde FETÖ’ye bulaşmış partilileri ile mücadeleyi etkin istifa yöntemi ile mi çözmeye çalışıyor.
Artık iktidara yüzde 50 artı 1 ile gelinebilecekse 2019 seçimlerine kadar Ak Parti’deki sorunun sadece AK Parti’yi var eden değerlerin ilkelerin eskitilmesi ve erozyona uğratılması olarak ele alırsak daha tehlikeli bir sürece doğru yol almış olmaz mıyız?
“FETÖ'nün siyasi ayağı yok, olanları temizledik” açıklaması vatandaşı teskin etmiyor. Siyasi kanatta her adım, her istifa ve ihraç haberinde sokaktaki vatandaş soruyor. Tartışmalar bu yönde.
FETÖ denen yapının;
Yargı ayağı varsa..
Polis ayağı varsa…
Asker ayağı varsa.
Bürokrat, eğitmen, akademisyen, idareci, , doktor, hemşire vs….ayağı varsa
Siyasi ayağı nasıl olmaz?
Hem sokaktaki vatandaşın hem de kamuoyunun bir numaralı tartışma konusu bu.
Kurban bayramınız kutlu olsun.
Bayramımızın acı içinde değil mutluluk ile kutlanması için lütfen trafik kurallarına uyalım.
İyi Bayramlar.
Sevgiyle Kalın…