Asgari ücretle geçinmeye çalışanlar bu ayın sonunda asgari ücretin 1300 TL mi yoksa 1215 TL mi olacağını beklerken, 42 saniyelik bir televizyon reklamından 3milyon TL kazananlar, yine şarkısına çektiği bir klipte fakir bir ülkedeki insanların evlerinde kum zeminde yaşadıklarını örneklendirirken demagoji şükrü yapanlar, bulunduğu herhangi bir durumdan dolayı rahatsızken olanları dünyadaki daha kötü durumları örnek göstererek kişileri ya da toplumları, şuursuzca teselliye uğraşanlara, bir eleştiri.İnsan, elbette, bulunduğu noktayı gerisindekine ve ilerdekine bakarak tayin etmeli ancak teselli ederken de hemen kötüyü örneklemek; işin kolayına kaçmak ve günü kurtarmak adına yapılan bir şeydir.Zamanı ve olayları yorumlarken elbette iyi niyetten şüphe etmeden, halimize şükürden uzaklaşmadan hayatımızı en çok etkileyen ekonomik durumumuz hakkında emek ve gayretlerimizin neticesi ortada. Allah’ın mutlak iradesi, insanların maddî durumlarının farklı seviyelerde olmasını istemiştir. Fakat toplum hayatının çarkını döndürmek için insanların birbirine muhtaç olma durumunda gelir seviyesinin dağılımında kantarın topuzu kaçtı.Örneğin bugün bir reklam filmi için 3 milyon dolar harcayan firma, kendi çalışanlarına bu pastadan ne kadar pay ayırıyor.? 3 milyonu ele alırsak bir asgari ücretlinin bu parayı ne kadar zamanda kazanabileceğinin hesabını size bırakıyorum.Kendi insanının durumundan bi haber ferahlıkla " Bir de şunlara bak, onları düşün de, haline şükret! " uyutmaca tesellisi altında vatandaşına salak muamelesi yapanlar var ki..Keşke hayat bu kadar kolay olsaydı.. Terör, seçimler, seçim sonrası tartışmalar vb siyasi ve ekonomik belirsizlikler devam ederken vatandaş; gittikçe daha da büyüyen ekonomik darboğaz karşısında artık çok daha fazla koy vermeye başlayarak, her şeyi oluruna bırakarak ve " ne gelirse Allahtan gelir " tesellisinde çıkışı arar hale gelmiş durumda..Şükürsüzlük, şikayete sevk etme durumu değil elbette amaç.. Çalışmama durumundan silkinip elimizdekini en iyi şekilde değerlendirmeye gayret etmek. Başka toplumlar için sunulan iyi dileklerden önce kendi gerçekliğimizle şuur içinde yola devam etmeliyiz. Toplumun dinamikleri üzerine giderken bir başka toplumun dinamiklerini örneklendirirken iki toplum arasında dağlar kadar fark olabileceğini unutmayın.Genel anlamda ülke sorunları ve ekonomideki çıkmazımız ortada. Kendi vatandaşımızdan çok başka milletlerin vatandaşlarına sahip çıkarken ne olacak bizim halimiz?Egoyu okşamak üzerinden gidenler ve tuzu kuru olanlar için ise söylenecek tek şey " siz nerelerden dem vuruyorsunuz."..Sevgiyle kalın..
Dilek Eyüboğlu
Nerelerden Dem Vuruyorsunuz
- Dilek Eyüboğlu
- 29 Ocak, 2016, Cuma 00:00
- 23683
- FacebookSayfayı Beğen
- TwitterTakip Et
- YoutubeAbone Ol
- InstagramTakip Et
- LinkedinTakip Et
- RSSServisleri