" Her insan ayrı bir dünyadır".. Bundan yola çıkacak olursak terörle mücadelede yaşadığımız olaylar karşısında herkes kendi bakış açısından tepkisini ve duygularını çeşitli platformlarda filen dile getiriyor. Doğru yada yanlış.. Teröre karşı ortak duygu birliği içerisindeyken gösterdiğimiz tepkiler karşısında ifrata kaçarak hareket etmek son derece tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bu gün 12 Eylül ve 12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilalinin doğurduğu sonuçlar unutulmadı. Yada Alevi Sünni çatışması .Bu yakın tarihimizden bihaber olmamız mümkün değil, işte bu yüzden birlik ve bütünlüğümüzün kaosa dönüşmemesi için duygularımızdan çok aklı selim hareket etmek gerekir. Duygu ve düşüncelerimizle terör eylemlerine karşı tepkilerimizi ortaya koyarken, terörle mücadele de siyasilerin ve güvenlik güçlerinin işini zorlaştırmamalı, bu çok ince çizgide daha dikkatli olmalıyız. Bugün cumhurbaşkanı söz konusu parti HDP olsa da bir partinin binalarına yönelik saldırıları kınarken buna kulak asmamız gerekir. Hepimizin olaylara karşı yaklaşımı değişse de çifte standartlı beyanlar karşısında, Türkiye' nin bir hukuk devleti olduğunu ve hukukun da kendi zemininde işletiliyor olduğu gerçeğini unutmamız gerekir. Sosyal hayatın gereklilikleri içerisinde yeniden seçime giderken bu seçimde sadece parti liderleri yarışacak. Ne belirlenecek vekil adayları ne de başka bir şey.. Sandığa giderken seçmen olarak bu sefer atacağımız oyda terörü sorununa akılcı bir çözüm sunmayı taahhüt eden parti liderine oy atcağız. Çünkü şu an için hepimizin aklında bu var. O yüzden partiler seçim stratejilerinde bu konuya ağırlık vermeli, üzerinde çalışmalı. Diğer vaatlere hepimizin gözü kulağı kapalı olacak. O yüzden liderler çok dengeli ve akılcı davranmalı, sandık hesaplarını çok ince yapmalıdır. Keza seçmenler olarak bizlere düşen sorumluluk daha ağır olacak. Çünkü bu seçimde devletimizin milletimizin geleceğimizin kaderi bu oylarla çizilecek. Bu arada ülkemizin içinde bulunduğu durum çok ciddi ve gerçek. Bizim küçük dünyamızda terör olaylarına karşı tepki için toplandığımız meydanlar, sosyal sayfalarımız için çektiğimiz selfie pozları ile süslenecek platformlar değil . Ortak duygularla hareket ettiğimiz böyle etkinliklerde gruplar olarak ayrışık değil de, tüm STK lar, tüm siyasi parti temsilcileri vb ile birlikte hep beraber cümle alem tek bir platform olarak hareket edilmesi gerekir. Sulandırmadan Bu günlerde Aksaraylı olarak hepimizin ortak sorunu çeşmelerden akan su.. Tamam Haluk başkana hak veriyoruz. Bu Su meselesinin öyle boyacı küpü gibi bir anda çözülemeyeceği konusunda hepimiz hemfikiriz diyelim ama "sulandırmadan" kamuoyu adına şunu da belirtmeliyim ki artık musluklarımızdan akan suyla çay bile demleyemiyoruz. Bırakın çay demlemeyi diş fırçalayamıyor, duş alamıyoruz. YETKİLİ VE ETKİLELERDEN makul bir açıklama lütfen.. Sevgiyle Kalın
Dilek Eyüboğlu
- FacebookSayfayı Beğen
- TwitterTakip Et
- YoutubeAbone Ol
- InstagramTakip Et
- LinkedinTakip Et
- RSSServisleri