İnsan önce kendisinden başlayacak düzeltmeye, düzelmeye…
Her fert kendi vicdanının mahkemesini yine kendi içinde yapacak.
Yaratılanların en mükemmeli insan, yaratılışının fıtratına uygun hareket edecek aslında.
Öyleki insan önce kendi eksiğini anlatır dururmuş.
Sen oturacaksın, dinden imandan, haramdan helalden, kul hakkından dem vuracaksın; yapmadığın haksızlık, hukuksuzluk, sapkınlık ve sapıklık kalmayacak hatta birde bu durumların kamu oyu tarafından tescillenecek.
“Halka verir talkımını kendi yutar salkımını.” yapacaksın sağda solda, yok efendi öyle yağma!
Devir artık hiçbir şeyin gizli kalmadığı, fenalıkları yapanın yanına kar kalmadığı ve kalmayacağı gündür.
Siyasetten manevi duygulara kadar takınmışınız bir iki yüzlülük...
Dün aynı parti içinde bir başkasının kalemi olurken bugün güç odaklı başka birinin yalakası…
Bugün her yerde sözde yanında gibi göründüğünüz Başkanları, başka ortamlarda şikâyet edecek kadar döneksiniz.
Aslında tipik bir entel magandasınız hakikaten.
“Bir eli televizyonda
Öteki eli basında
Bir şeylerin tadı kalmış
Dişlerinin arasında
Başkalarına hümanist
Karısına karşı dayı
Nasıl beceriyor bilmem
İkisi birden olmayı
Konuşurken solcusun
Yaşarken karambolcusun
Oportunizme bulaşmış
Tipik bir orta yolcusun
Bir Allahcı bir kulcusun
Bir davulcu bir pulcusun” diye devam eder bu güzel şarkının sözleri…
İşte tamda böyle entel dantel magandalarla uğraşmakla geçiyor ömrümüz.
Hadi az çok bir kaç kesimi yada zümreyi salak saçma söylemleriniz ve yazılarınız ile kandırıyor yada size kanıyormuş gibi görünenler var.
Ulan her defasında dilinize pelesenk ettiğiniz Allah’ı nasıl kandırmaya cüret ediyorsunuz?
Ona iftira atarak buna kötü kem söz söyleyerek, kul hakkına girdiğinizi bilerek mezara ramak kala sayılı nefesiniz olduğunu düşünerek bu iftira ve kul haklarının yarın bir hesabı olduğunu unutmuş görünüyorsunuz. Sözde yazılarınızda bunları yazarken vicdanınız ile hiç mi yüzleşmiyorsunuz?
Gerçi sizin gibi Yavuz itler böyle düşünseydi hayat daha güzel olurdu.
Bakın bu mezarlıklar sizler gibi ne dalkavukları, ne yüzsüzleri, ne fitnecileri bağrında barındırmakta!
Sıra sizede gelecek bir gün.
Ve o gün arkanızdan “Nasıl bilirdiniz?” sorusuna kanına girdiğiniz insanlar “Gömün a….”diyeceklerdir.
Sözüm meclisten dışarı!
Yukarıdaki yazıda gizli saklı bir şey yoktur. Zamanı gelince yazımıza konu olan kişilerin isimleri köşemizde yerini alacaktır.
Kalın sağlıcakla,
Hepinizi kirpiklerinizden öperim.
