Rüzgar gibi geçen bir haftanın ardından gizli gündem ildeki seçilmiş ve atanmışlar arasında esen soğuk rüzgarlar.
Atanmışla seçilmişlerin arasında ki dengelerin bozulmasıyla toplumun her kesiminden insanlarında ilişkileri gerildi.
Seçilmişler için başarının değerlendirileceği zaman süresi kısaldıkça, atananlarda temsili süreyi problemsiz atlatmaya ve yerini korumaya çalışırken, kendi idareleri altında herkesi kendi taraflarına çekmeye çalışıyor.
Hal böyle olunca da bir çok kişi seçilmişler ve atanmışlar arasındaki çekişmede arada kalıyor.
Her ne kadar dillendirilmese de Ak Parti İl Teşkilatında birileri birilerini ısrarla istemiyor. Birbirlerinin arkasında duruyormuş gibi yapsalar da seçilmiş ve atanmış yöneticiler, saflarını net olarak belli etmeye başladılar.
Bu çekişmede taraf olmak zorunda bırakılanlar ise kendi aralarındaki ayrışmalarla uğraşmak zorunda kalıyor. Mevcut atmosferde siyasete bulaşan herkes, bir seçim yapmak zorunda hissediyor kendisini.
Bu süreç arkadaşlıkları ve dostlukları bitiriyor.
Herkes mutlaka taraf olacak ama, hangi tarafta olacak?
Saf tutarak kendi aralarında ipleri gerenler aslında siyasetçilerin kimlerle menfaat birliği yaptıklarını,hangi işlerle meşgul olduklarını ,kimlere yarar sağlamak için çalıştıklarını , siyasetçiye ve siyasete güven olmayacağını çok iyi biliyorlar fakat yaşananların olumsuz yanını öne çıkarırlarsa muhalif olacaklarından dolayı kendilerince seçtikleri doğrudan taraf oluyorlar.
Siyasete bulaşanlar, şu veya bu nedenle bir şekilde , siyasilerin beklentilerini karşılamaya mecbur kalıyorlar.
Bu mecburiyetle arkalarına aldıkları siyasi güç ile birbirlerini baskı altına alanlar siyaseti beslemeye devam ede dursun.
Siyaset cambazlığıyla bu gün çekişen siyasiler, yarın kol kola uyumlu bir yönetimle yollarına devam edecek.
Sakıp Sabancı, “Para Başarının Mükafatıdır” ismi ile Kasım 1995‘de yayımlanan kitabından bir örnekle :
İşinize politikayı karıştırmayın
Her kişinin politik inancı farklıdır. Kişi olarak belli politik tercihi olabilir. Belli partiye veya partiliye sempati duyabilir. Başarı arayan kişi, politik tercihini işine yansıtmaz. İşi ile politikayı birlikte götürmeye çalışmaz. Politikacıdan yardım beklemez. Politikaya endeksli bir işin başarıya ulaşması imkânsızdır. Belli bir süre başarıya ulaşmış gibi görünse de başarıda devamlılık olamaz. İşadamlarının politikacılarla, devlet adamlarıyla işleri gereği tanışmaları, ilişki kurmaları doğaldır. Fakat bu ilişkilerin bir sınırı olmalıdır, yazıyor.