Güzel meslektir gazetecilik.
Toplumda veya tabiatta meydana gelen çeşitli olay, durum ve görünümle ilgili bilgi ve duyurulara “haber”; bu haberlerin halka duyurulması amacıyla hazırlanan yazılara da “haber yazısı” diyoruz. Ve bu yazıları bize ileten, yazılarla ilgili yorum ve analizler yapabilen kişilere ise gazeteci diyoruz.
Sadece bakmayı değil tüm detayları ve açılımları görebilen; duymayı, okumayı, yazmayı seven, her türlü dehlize girip çıkabilen; fedakâr, cefakâr, çilekeş, akl-ı selim insanların işidir gazetecilik.
Gazete reklamlarında olduğu gibi,halkın gözü, kulağı, dili olabilmektir aynı zamanda..Halkın görmediklerin görmeli, duyamadıklarını duymalı, söyleyemediklerini söyleyebilmelidir bu mesleğin mensupları. Gazeteciler, toplum adına objektif olarak görev yaptıkları için gerçek dostları az olur, dostlukları da işlerinden sonra gelir. İyi ve başarılı bir gazeteci için en öncelikli husus, objektif kriterler ölçüsünde sahip olduğu bilgiyi, hiç bir engele boyun eğmeden gazetede paylaşmak ve topluma yansıtmaktadır. Gazeteci, her devrin adamı değil, her devirde adam olabilmeli, elif misali doğrucu ve omurgası sağlam kalabilmelidir.
Bu konuda belki yüzlerce yazı kaleme alınmıştır. Hepsinin ortak paydası da bizim dile getireceklerimizden farklı değildir. Zirâ aklın yolu bir,gazeteciliğin yolu tekdir.Tek olan yolda ise doğruluk vardır, onur vardır, kişilik vardır dahası sağlam bir duruş vardır. Fâni makam ve mevkilere doğruları satmayan; dalkavukvâri, soytarıvâri, habercilikten uzak faaliyetlere prim vermeyen yüreklerin işidir böylesi gazetecilik.
Kimi zaman çilekeştirler, kimi zaman uykusuz, kimi zaman aç ve susuz … Kamuoyunu bilgilendirmek için çırpınır dururlar… Bir geçim materyali olmakla beraber, asıl unsur halka doğrular sunmaktır. O kadar doğrunun peşindedirler ki âdetâ halk adına kamuyu ve yine halkı denetleme, eksiklikleri duyurma gözetleme, bilgilendirme görevini bıçak sırtında icra ederler. Bir toplumun aydınlanmasında ve de uyanmasında en etkili güçtür gazeteciler. Hayatımıza yaklaşı iki asır önce girmiş olan bu meslek, inişleri ve çıkışlarıyla önemini hep korumuştur. Hareketlidir gazetecilik. Daimâ aktif ve diri bir zihin ister. Hiç kolay değildir eğri çoğunluğun karşısında doğruları söylemek. Bu esnada kimilerinin nasırına basarlar, kimileri düşman olur. Kimileri sinsice düşmanlık besler bu mesleğin güzide mensuplarına. Herkese sevdiremezler kendilerini. Malumunuz ki doğru söyleyen kovulur dokuz köyden. Kadir kıymet meselesi işte… Gazetecilik böyledir, ne İsa'ya ne Musa'ya yaranamaz kimi zaman. Bedeli vardır her güzel şeyin. Zorluğu vardır her mesleğin. Gece yastığa başını koyduğunda ise vicdanın sesiyle baş başa kalır. Kaleminin namusunu, doğruluk-dürüstlük ve mesleğinin ilkeleri adına korumuş olmanın rahatlığı gazeteciliği daha bir güzel kılar. Şehrin doğrucu ve bu standartlardaki tüm gazetecilerini tebrik ediyoruz..Uzun yıllardır bu şehirde duayen olmuş, şehre ışık tutmuş gazetecilerin hepsini kamuoyuna verdikleri bilgiler ve harcadıkları emeklerden dolayı kutlamak gerek. Hatta bu tip meslek sahibi dostların ayağına çelme takmak yerine onları desteklemek gerek. Bu vesileyle tüm basın camiası dostların 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyoruz vesselam.
oguzhanosmanoglu68@gmail.com