Her yıl eğitim öğretim dönemi ülkemizde genelde sancılı başlar.
Üstüne üstlük bir de pandemiden çıkamayan ama çıkmaya çalışan bir Ülke ve eğitimi…
Kafalar karışık olsa da Devlet ve ilimizi yönetenler bu karışık duygularla birlikte yeni eğitim öğretim yılını sert rüzgârlar ve dalgalarla boğuşarak atlatmak için elinden geleni yapıyor.
Okulların açılmasıyla birlikte velilerinin her eğitim öğretim yılında nükseden şikâyetlerine
Aksaray Valiliği Duyarsız Kalmadı
Hafta sonu Vali Hamza Aydoğdu’nun talimatlarıyla 225 Kişilik bir ekip il merkezinde 45 Eğitim ve etüt kurumuna idari denetim baskını yaptı.
Özel eğitim kurumları ve etüt merkezlerinden bahsedelim biraz.
Ticari ve para kazanma odaklı açılan bu kurumlarda çalışanların çoğu atanamayan öğretmenler.
Maaşlarını konuşmaya bile gerek yok. Emeğinin karşılığını alamayanlar ordusu bu okullarda perişan.
Özel eğitim merkezlerinin öğrenci ve velilere bakış açısı tamamen duygusal.
Bir de bunların içine devlete ait olan okullarda görev yapan müdür ve hocalar da dahil olunca.
Devlet okulları niye, neden var? diye düşünmeden edemiyoruz.
Her okullar açıldığında devletin milyon liralar harcayarak bastırdığı kitaplar hep sıralarda kalır.
Veliler en iyi isim yapmış hocalarda çocuklarının eğitim alması için kırk yerden kırk torpil arayışına girerler.
Bir de üstüne üstlük forma savaşları, okul müdürlerinin bitmeyen istekleri derken…
Devletin okullarında müdür ve öğretmenlerin ortak etüt merkezleri işin içine girer.
Veli hangisine, nasıl yetişsin?
Benim Bu Konuyla İlgili Naçizane Bir Önerim Var.
Devlet Okulları Özelleşsin (!)
Örneğin Kılıçaslan İlköğretim Okulu’nun 500 öğrencisi var.
Okullarda zaten o ya da bu nedenden dolayı velilerden para toplanıyor.
500 Öğrenciden senelik 2000 TL alınsın, 1 milyon TL yapar.
Okul Öğretmen ve çalışanların parası ve okulun tüm giderleri buradan karşılansın.
Okulların kapasitesine göre bu rakam inebilir ya da çıkabilir.
Hem devlet onca personel parası yükünden kurtulur.
Bence daha kaliteli ve rekabetçi bir eğitim anlayışı hayata geçmiş olur, diye düşünüyorum.
Nasılsa bu paralara yakın meblağlar her sene velinin cebinden çıkmıyor mu?
Bu paraları ödeyemeyecek durumdaki aileler belirlenir, devlet baba onlara destek atar.
Bugün ülkemizin ne çok personel gideri olduğunu bilmekteyiz.
Bu yöntemle sıkça rapor alan öğretmen ve memur tayfasının da önüne geçilir diye düşündüm.
Belki çok tepki çekecek bu önerim ilerleyen yıllarda bence hayata geçer diye düşünüyorum.
Gelelim hafta sonu yapılan idari denetlemeye;
Haberi takip eden bir kardeşiniz olarak bence güzel oldu.
Özel eğitim kurumları ve etüt merkezleri biraz kendilerine çeki düzen verirler inşallah.
“Gözümüz Üzerinizde” Dedi Devlet Baba.
Bizler de yapılan bu idari denetlemenin sonuçlarının takipçisiyiz.
Yazıma son vermeden önce bilinmesini isterim ey sevgili veliler;
Kurslar, özel okullar ve diğerleri; çocuklarınıza sizin istediğiniz kalitede eğitim veriyor mu diye kendinize bir sorunuz.
Bu gün birçok üniversiteyi kazanan gençler, devlet okullarından mezun. Haberiniz olsun!
Kalın sağlıcakla!
Hepinizin Kirpiklerinden Öperim!
Yorum Yazın