Bizde kamuda çalışmaya başlanınca bir monotonlaşma bir duraksama oluyor.
İşini iyi yapanları tenzih ederim.
Eleştirmek dünyanın en kolay yöntemi.
Herhangi bir konuda eleştiri yapana ‘Tamam eleştirilerinize katılıyoruz, peki karşısına bir çözüm öneriniz nedir?” diye soruyoruz, cevap yok.
Bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz şey üreten insan...
Üreten insandan kastımız, elinde kazma kürek koşturan, sanayide ya da yol köprü inşaatlarında çalışan, bir mobilya yapan değil…
Proje üreten, çağın yenilikleriyle birlikte kendisini güncelleyen insana çok ihtiyacımız var.
Amerika’da şöyle bir uygulama var.
Orda saat ücreti çalışılır. Saat ücreti ile çalışan insanlar bulundukları konumdan daha iyi yerlere gelmek için daha fazla bir emek sarf ederler.
Yine Amerika’da çalışanların yüzde 5’i belki sendikalıdır.
Sevmem kapitalist sistemi ama baktığınızda insan gücünü her alanda en iyi şekilde hareket ettirme kabiliyetini seviyorum.
Bizde öylemi? Kendi bünyemizde çalışan arkadaşlardan verim alabilmek için bir kurum değişikliği yapıyoruz.
Milletvekilleri, belediye meclis üyeleri ‘aman!’ diye sarılıyor telefona…
Ülkemizin kronikleşmiş büyük bir sorunu bu.
“Devlet dairesine gireyim de ne iş olsa yaparım” diyenler,
Kamuda herhangi bir işe kapağı atınca “iş beğenmeme, yer beğenmeme” başta olmak üzere kendisinden beklenen performansı sergileme konusunda maalesef birbiriyle yarışıyor.
Öyle şişirilmiş kadrolarımız var ki! Kimin ne iş yaptığını ayırt etmekte zorlanıyoruz…
Hali hazırda Belediyenin bütçesinin büyük bir kısmının personel ve özlük harcamalarına gittiğini hepimiz biliyoruz.”
Canlar, Aksaray Belediye Başkan Yardımcısı Tayfun Çelik’le sohbetimizden aldığım notlardan bir kısmı…
Başkan yardımcısı Çelik aynı zamanda Aksaray Belediyesi Personelinden de sorumlu başkan yardımcısı…
Gerçek, üzücü ve çaresiz bir tablo. Bu tablo ülkenin en önemli sorunu.
Canlar,
Bilenler bilir, bilmeyene buradan yazayım!
Devletin tabi ki insan gücüne, fikrine ihtiyacı var.
Ama ülkede herkesin hayalini süsleyen “Bir kamu kuruluşuna kapağı atsam” rüyasından, düşüncesinden bir vazgeçmeniz gerek.
Gerçi günümüz şartlarında şişirilmiş kamu kurumlarında işe girmek zaten başlı başına bir hayal…
Ya iyi bir dayın olacak ya da iyi bir dayın…
Kalın sağlıcakla!
Hepinizin kirpiklerinden öperim!
