“Kuruldu, kuruluyor, ne zaman kuracaklar?” derken…
AK Parti’de Dış İşleri Bakanlığı ve Başbakanlık yapan Ahmet Davutoğlu partisini kurdu.
Şimdi gözler Ali Babacan’da.
Ahmet Davutoğlu yeni partisi ile çalışmalarına hız veredursun, ben sizlere Ali Babacan’ı anlatayım.
Ali Babacan AK Parti’nin en genç bakanlarından olup, AK Parti’ye ciddi kazanımlar sağlamış bir isim.
Ali Babacan partiden ihraç edildikten sonra, sessiz sedasız uluslararası çok ciddi konferanslara davet edildi.
Ali Babacan’ı uluslararası önemli isimler önemsiyor ve destekliyor.
Ali Babacan’ın parti kurma çalışmaları hakkında çok şey bilmesek de çok ciddi ve titiz bir çalışma yaptığını biliyoruz.
Geçtiğimiz haftalarda ünlü Gazeteci Fatih Altaylı’nın konuğu olan Babacan, bence çok güzel bir performans sergileyerek kısa bir zaman içinde netleşecek partisi hakkında tüyolar verdi.
Özellikle toplumun her kesiminin farklı düşünceleri ve renklerini aynı çatı altında toplayacağını söyleyen Babacan,
Gençliğe, bilime, çoklu düşünceye ve istişareye önem verileceğinin, alınacak her kararın parti içi istişareler sonunda alınacağının altını çizdi.
Kısaca Babacan tek sesliliğin, ‘ben yaptım oldu’ siyasetinden çok çektiğini, AK Parti’nin sırf bu ‘ben yaptım oldu’ düşüncesinden kan kaybettiğini, kuracağı partinin geçmişten ders alarak ilerleyeceğini söyledi.
Canlar, işin ilginci Sayın Davutoğlu’nun kurduğu partiden çok Ali Babacan’ın kuracağı parti için toplumda heyecanlı bir beklenti var.
Henüz ortada bir partisi bile olmayan Babacan, bir çok anket firmasının yaptığı araştırmaya göre yüzde 13 – 15 -17 gibi oranlarda dolaşıyor.
Bana sorarsanız da Babacan’ın ilk seçimlerde bu oranlarla parlamentoya gireceğini düşünüyorum.
Hani Sayın Davutoğlu ilk seçimlerde ‘Ne kopartırsam kârdır’ın peşinde iken, Sayın Babacan büyük düşünüyor gibi görünüyor.
Hal böyle olunca 1 oy bile kaybetmeye tahammülü olmayan AK Parti, 7. olağan kongresinden sonra İYİ Parti’nin kapısını çalar diye düşünüyorum.
Neticede siyasette neler olacağını kimse kestiremez. Bugün olmaz dediğiniz her şey yarın bir bakmışınız olmuş.
Siyasette dengeler zamana ve şartlara göre değişiklik gösterir.
İlaveten ben sayın Babacan’ın iyi bir siyasetçi, iyi yetişmiş bir devlet adamı olduğuna inanıyorum.
11. Cumhurbaşkanı sayın Gül’ün dışarıdan desteği ve Davutoğlu’yla olan samimi muhabbeti ile önümüzdeki yıllarda ülkemizde farklı bir siyasi oluşumun hepimizi şaşırtacağını düşünüyorum.
Peki ‘11. Cumhurbaşkanı sayın Gül, yeniden Cumhurbaşkanı seçilir mi?’ diye sorar gibisiniz.
Sanmıyorum. Ama bütün bu oluşumlar farklı bir isim üzerinde çok rahat uzlaşabilirler.
2020 ve sonrası yıllar için başta MHP ve İYİ Parti’nin değerlerini yükselterek tam bir kilit ve belirleyici siyasi çizgide olmaya devam edeceklerini düşünüyorum.
Kimse kızmasın… CHP oyları da şimdilik yükselişte.
Kalın sağlıcakla!
Hepinizin Kirpiklerinden Öperim…
