Malum olduğu üzere 14 Mayıs Seçim Tarihi kesinleşmesiyle birlikte tüm partilerde hummalı bir çalışma başladı.
Aday olabilmek için yarışan onlarca güzide siyasetçi, sıralarda yer almak için bir yarışa girdiler.
Bu hummalı çalışma 15 Mayısta nihâyete erdiğinde hemen arkasından yeni bir seçim telaşı yolda.
Pür dikkat Genel seçimlere odaklanmış olsak da; görünen dağın uzağı olmaz misâli, 2024 Yerel seçimleri de pek bir yakında gibi görünüyor.
Şunun şurasında ne kaldı ki; Mayıs’tan sonra kaldı 10 ay.
Şehrimizin tüm ilçelerini, hatta kasaba ve köylerini zaman zaman gezdiğimiz gibi; geçtiğimiz hafta da yolumuz şehrimizin en büyük ilçesine düştü.
Bi fotoğraf çekelim dedik Ortaköy ilçemizde. Tabiri câizse nabız ne atıyor, kalp ne söylüyor, dil konuşuyor diye.
İlçenin göbeğinde şöyle bir gezinti yaptık.
Ara sıra fısıltıyla, ara sıra gür sesiyle yapılan eleştirilere dikkat kesildik.
İşimiz gazetecilik olunca siyasete bulaşmadan da dinlemeden de duramıyoruz.
Yazmazsak elimiz, konuşmazsak dilimiz şişiyor.
Tabi ki doğruları yazmak boynumuzun borcu.
Konuşmaya gelince; bilen bilir, bilmeyen kendi bilir. Doğruları konuşuruz evelallah. Eee bir kaç doğru var ki; dikkatimizi çekmiyor da değil.
Koca vilayetin büyük ilçesi olunca, dikkat kesiliyoruz. Koca vilayetin koca ilçesinin koca adamı önce ulusala çıktı.
Yok, yok pek de iyi çıkmadı.
Allah’ım neydi o poz; sanırsın podyuma çıkıyor. Tabi ki biz de içimizden dedik; Yahu kutsal bir belde de, üstelik Mübarek zâât Yunus Emre’nin mübarek tepesinde ergen çocuk misâli “ne içtin kardeşim sen” diye.
Hadi ilçeye saygın yok, O mübarek tepede yatan Zat-ı Muhterem’e de mi saygın yok. Sahi yok muydu? Ergenlik işte
Sonra ne mi oldu; bir kere dikkat çekti ya; antenlerimizin içine aldık ve neler oluyor ilçemizde dedik… Oooo ilçe halkı pek muzdarip. Neler mi diyorlar?
“Rahmetli Başkandan son dönem pek muzdaripdik. Milletin arsasını, dükkânlarını talan etti, kardeşi kardeşe düşman etti, o gitsin diye oy verdik vermez olaydık. Gelen gideni arattı” diyorlar…
“İmar sorunu vardı çözeceğim diye söz verdi. O yüzden vatandaş oy verdi, çözdüğü bir tek imar sorunu yok” diyorlar…
“Bol bol poz veriyor icraat sıfır, hal ve gidiş zayıf” diyorlar
“Hökümetin parasıyla 3 milyona yapılacak bahçeyi, 10 milyon liraya peşkeş edip (o günün parasıyla 1 milyon Amerikan dolarıymış) israf ettim demiyor da, hizmet ettim diye kasılıyor’’ diyorlar.
Eee, der vatandaş kardeşim der.
Tabi Vilayet küçük, ilçe büyük olunca Vilayetin Valisi, Vekili, İl Başkanı böylesi başkanı kıskanır da şimdi.
“Kıskanıyorlar beni” diyormuş
Vatandaş diyor… Güler misin ağlar mısın?
Dedik ya; antenlerimizi açtık vatandaş neler diyor tercüman olalım dedik. ‘’Eleştiriyi pek de sevmez, eleştirene abalı muamelesi yapar’’ diyorlar.
Şimdi orda dur bakalım efendi. Siyasetçi olacaksan önce gönlün geniş olacak, olumsuz eleştirilere de açık olacaksın. Beni eleştirdi diye hakkım olan hizmete engel koyuyorsan, işi gücü bırakıp kim hakkımda ne konuşuyor hafiyeliği yaptırıyorsan, bu millet zamanı gelince bunun hesabını sorar. Tıpkı senden öncekilere sorduğu gibi.
Yerel yöneticilik ayrı bir sanat tabiî ki. Hoşgörülü olacaksın, mütevazı olacaksın.
Saçını başını sağa sola sallayarak kutsal beldede artistik poz vererek olmuyor bu işler.
Ahmet amcamın sokağının yolunu da, Fatma teyzemin ayağının tozunu da, Veli amcamın talan edilmiş arsasını da düşünmek zorundasın. Hem de kime oy verdiğine bakmaksızın.
Vatandaş daha neler neler diyor. Gömlek büyük sığmıyor çuvala’’ diyorlar da şimdilik kısa keselim… Ama şimdilik… Aslında denilenin en möhümü de bu galiba. Battal boy gömlek konusu.
Kalın sağlıcakla,
Hepinizi kirpiklerinizden öperim.
Eskilede bekleriz