17 Aralık 2013...

17 Aralık 2013...Bu gün 31 Aralık 2013..  17 Aralık//tirnakkoydu// ın üzerinden tam 14 gün geçti. Bu süreçte konu rüşvet -yolsuzluk//tirnakkoydu// tan çıkıp, devlet içindeki paralel bir gayri resmi yapılanmaya dayandı.Başbakan başta emniyet  olmak üzere devlet kurumlarında cemaat uzantılı bir örgütlenmenin  olduğunu, Başbakan danışmanı da  başta Ordu olmak üzere bazı kurumlara kumpas kurulduğunu açıkladı.Biz zaten böyle bir örgütlenmenin olduğunu ve çeşitli kumpasların kurulduğunu  Ergenekon, Balyoz, 28 Şubat, Arınç//tirnakkoydu// a süikast planı, Oda Tv,  vb. davalarda zaten görüyorduk. Bu açıklamalar bu yapılanmayı ve kurulan kumpasları birinci ağızlardan doğrulamış oldu.Hal böyle olunca da yukarıdaki davalar boyunca dile getirilen yargılamaların ne derecede adil olduğu şüphesi de haklılığını kanıtlamış oldu.Başbakan, ısrarla Emniyet içinde cemaat uzantılı bir yapılanmadan bahsediyor. Bu yapılanma içerisinde bulunduğu iddia edilen personel görevden alınıyor, kızağa çekiliyor.. vs.Hükümet adının karıştığı bu hengamede kendini aklama çalışmasında. Komplo teorileri ve bunu organize edenlerin peşinde. Peki bu yapılanma, yukarıda saydığım davalar sırasında da emniyetin içinde değilmiydi? Bu yapılanma içerisindeki personel görevbaşındayken, Ordunun ve Jandarmanın karargahları, birlikleri, personelin evi, arabası, lojmanı basılıp bilgisayarlarına, evraklarına, cep telefonlarına vb. delil elde etmek amaçlı el konulmadı mı?Kozmik Oda//tirnakkoydu// daki belgeler didik didik edilmedi mi?El konulan dijital veya kağıt ortamındaki bilgiler ve belgeler, bu yapılanma üyesi hiç mi bir personelin elinden geçmedi? O zaman kim iddia edebilir ki, söz konusu davalar sırasında delil elde etmek amaçlı toplanan bu kaynakların ve içeriklerinin halen güvende olduğunu.. tamamının veya bir kısmının gizlice el altından yetkisiz veya alakasız kişi, gurup veya örgütlere servis edilmediğini.Madem Emniyette böyle bir yapılanma olduğu ve faaliyetleri birinci ağızlardan doğrulandı. O zaman yukarıdaki davalar sırasında da, davalara müdahil olan bu yapılanma üyelerinin tespit edilip, bunların davalar sırasında hangi belge ve bilgilere nüfuz ettikleri, bu bilgi ve belgelerin tamamını veya bir kısmını  mensubu oldukları yapılanmaya veya bağlantılarına servis edip etmediklerinin araştırılması gerekmiyor mu?  Üyesi oldukları yapılanmanın, yapılanmanın işbirliği yaptığı / yapacağı başka yapılanmaların  veya bu kişilerin şahsen kendilerinin yarın bir gün bu belge ve bilgileri hangi kurum veya kişileri zorda bırakmak  amacıyla başka kumpaslarda kullanabilecekleri olma olasılığının hiç mi önemi yok. Sadece görevden almak veya yer değiştirmek yeterli mi?İyi seneler.. Sevgiyle kalın..