© Anadolu Ekspres 2021

Yaldır: “Ne Çocuklarımızın Can Güvenliğini; Ne De Hayvan Sevgimizi Beceriksizliğe Terk Edecek Değiliz!”

İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, Meclis’te yaptığı konuşmada sokak hayvanları sorununun çözümü için daha insancıl ve bilimsel yöntemlerin şart olduğunu savundu. 

 Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis’ten geçti. İYİ Parti Milletvekili Yaldır, alınan kararlara tepki göstererek bilimsel yöntemlerin uygulanması ve insancıl çözümlerin getirilmesi çağrısında bulundu. Sokak hayvanları sorunun olduğunu kabul ettiklerini belirten Yaldır; çözümün toplama, kısırlaştırma, aşılama ve koruma yöntemleriyle mümkün olduğunu ifade ederken, mevcut barınakların yetersiz olduğunu belirterek, barınakların kapasitesinin artırılması ve altyapılarının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.

“İktidarın Ötenazi Gibi Yöntemlerle Köpekleri Yok Ederek Sorunu Yönetmeye Çalışmasını Doğru Bulmuyoruz”

TBMM Genel Kurulu’nda açıklama yapan Milletvekili Yaldır, “Yakınlarını köpek saldırısı sonucunda kaybeden ailelerin acılarını görmezden, feryatlarını duymazdan gelemeyiz” aç. Sokaklarda çeteleşmiş başıboş saldırgan köpeklerin yarattığı tehlikeyi yok sayamayız. Tüm bu gerçekler ülkemizde bir sokak hayvanları sorunu olduğunu göstermektedir. 20 küsür yıldır yönetmekte olduğu ülkemizde sorunun bu noktaya geleceğini göremeyen iktidarın, Eski Milli Eğitim Bakanlarından Emrullah Efendi'nin ‘Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim’ sözünde olduğu gibi sokak köpeklerini ötenazi gibi yöntemlerle yok ederek sorunu yönetmeye çalışmasını doğru bulmuyoruz” dedi.

“Hayvan Sevgimizi Beceriksizliğe ve Öngörüsüzlüğe Terk Edecek Değiliz!”

Hayvanların toplatılmasını, kısırlaştırılmasını, aşılanmasını ve korunması gerektiğini söyleyen Yaldır, “Milletimizin kucağına atılan kutuplaştırma bombası yani sokak hayvanlarına yönelik kanun teklifine dair tutumumuz bellidir. Ne çocuklarımızın can güvenliğini; ne de hayvan sevgimizi beceriksizliğe ve öngörüsüzlüğe terk edecek değiliz! Bu sorunu çözebilmek için, merkezî hükümet ile yerel yönetimler; sivil toplum ve gönüllüler arasında koordinasyon ve iş birliği olmalıdır. Ülkemizde halihazırda sadece 322 barınak vardır ve bu barınaklar 106 bin hayvan barınma kapasitesine sahiptir. Barınakların birçoğunun şartları hayvan refahı ve sağlığı için yetersizdir. Mevcut barınakların kapasitesi artırılmalı ve can dostlarımızın refahı ve huzuru için altyapıları güçlendirilmelidir. Bununla birlikte mevcut ve yeni yapılacak olan barınaklarda, hayvanseverlerin gönüllülük esasına göre çalışabilmelerinin önü açılmalıdır. Bu barınaklar aynı zamanda veterinerlik hizmetlerinin ve geçici süreli evcil hayvanlar için pansiyon amaçlı hayvan konaklama imkanının olduğu toplum ile iç içe geçmiş sosyal tesisler şeklinde olmalıdır” açıklamasını yaptı.

“Kısırlaştırma ve Aşılama Programlarıyla, Sokak Hayvanlarının Sağlıklı Şekilde Yaşamalarını Sağlayabiliriz”

Evcil hayvan ticaretinin yasaklanmasının şart olduğunu söyleyen Milletvekili Yaldır, “Hayvan takip sistemlerinin kurulması, sahipli hayvanların sokağa bırakılmaması için caydırıcı önlemlerin alınması eğitim müfredatlarında çocuklarımıza hayvan sevgisi ve hayvan hakları eğitimlerine yer verilmesi gibi yöntemlerin uygulamaya geçmesi gerektiğini savunuyoruz. Sokaklarımızda yaşam mücadelesi veren binlerce kedi ve köpek, bizlerin ilgisine, merhametine ve yardımına muhtaç durumdadır. Bu canlılar, insanlığın en sadık dostları, en yakın arkadaşları olmuştur. Ancak ne yazık ki, pek çoğu açlık, hastalık ve kötü muamele ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum, sadece hayvanların değil, toplumun da bir sorunudur. Sokak hayvanlarının sayısının kontrolsüz şekilde artması, hem hayvanların yaşam kalitesini düşürmekte hem de halk sağlığı açısından riskler yaratmaktadır. Dünya genelinde bu sorunu çözmek için başarılı örnekler mevcuttur. Örneğin, Hollanda’da kapsamlı kısırlaştırma programları, hayvan sahiplendirme teşvikleri ve sıkı hayvan hakları yasaları sayesinde sokak hayvanı sorunu neredeyse tamamen çözülmüştür. Almanya’da, hayvan barınakları ve hayvan hakları koruma dernekleri, hayvanların refahını ön planda tutarak sokak hayvanı sayısını minimize etmiştir. Biz de Türkiye olarak, sokak hayvanları sorununu çözmek için benzer adımlar atabiliriz. Öncelikle, kısırlaştırma ve aşılama programlarını yaygınlaştırarak, sokak hayvanlarının sağlıklı bir şekilde yaşamalarını sağlayabiliriz. Hayvan barınaklarının sayısını ve kalitesini artırarak, hayvanların geçici değil, kalıcı yuvalara kavuşmalarını desteklemeliyiz” ifadelerini kullandı.

“Ötenazi Uygulanması Gerekiyorsa Kurulacak Yetkin Bir Kurul Kararıyla Uygulanmalıdır”

Ötenazi uygulamasının kaldırıldığının iddia edildiğini ancak uygulamanın sadece gizlendiğini belirten Yaldır, “Dolaylı olarak ötenazi halen yasalarımızda varlığını sürdürüyor. Kısırlaştırma, eğitim, sahiplendirme ve rehabilitasyon gibi insancıl yöntemler, sahipsiz hayvanlar için en ideal uygulamalardır. Komisyon görüşmelerinde yasa tasarısından ötanazi ifadesi çıkartılmış olsa da, Veterinerlik Hizmetleri Kanunu’nun 9’uncu Maddesi’nin 3. Fıkrası’na atıf yapılarak ötenazi uygulamasının geçerliliğinin devam ettirilmesi amaçlanmaktadır. Zorunlu hallerde bir ötenazi uygulanması gerekiyorsa bu tek bir veterinerin kararı ile değil, kurulacak olan yetkin bir kurul kararıyla uygulanmalıdır. Bu konuyu sadece belediyelerin sorumluluğuna ve insiyatifine bırakmanın da doğru olmadığını savunuyoruz. Sokak hayvanlarının korunması, toplumsal bir sorundur ve bu sorunun çözümünde başta hükümet olmak üzere, belediyeler, STK'lar ve hayvanseverler birlikte çalışmalıdır. İYİ Parti olarak, sokak hayvanlarının geleceğini önemsiyoruz. Bu konu, siyaset üstü bir meseledir ve sokak hayvanlarını istismar ederek siyasi rant elde etmeye çalışmanın da sokak hayvanlarını bahane ederek ülkenin ekonomik kriz gibi asıl gündemlerini gizlemeye çalışmanın da kimseye faydası olmayacaktır” dedi.

“Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi eksik ve aynı zamanda mevcut sorunları çözebilecek yeterlilikte değildir” diyen Yaldır, “Bu kanun teklifine karşı olduğumuzu belirtmek istiyorum. Kanunun oldu bittiye getirilmeden, genel kurul görüşmelerinden çekilerek Ekim ayı sonrasında ilgili komisyonlarda konunun uzmanlarının fiziken ve fikren katılımlarıyla etraflıca görüşülmesi gerektiğini savunuyoruz” sözlerini kullandı. Haber Bülteni

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER