Piyasalarda Fed Sonrası Pozitif Hava
EKONOMİKüresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) son toplantısına ait tutanakların bankanın enflasyonu düşürme kararlılığını göstermesi ile pozitif bir seyir izliyor. Küresel piyasalar Fed tutanaklarının ardından pozitif seyrediyor.
Yüksek enflasyon ve resesyon ikilemi arasında kalan ABD ekonomisinde Fed'in önceliği enflasyona verdiği görülüyor. Dün açıklanan Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) 14-15 Haziran'da düzenlenen toplantısına ilişkin tutanakları, bankanın yüksek enflasyonun devam etmesi halinde para politikasında "daha kısıtlayıcı" olabileceğini gösterdi.
Tutanaklarda, "Üyeler, ekonomik görünümün kısıtlayıcı bir politika duruşuna geçmeyi gerektirdiği konusunda hemfikirdi ve yüksek enflasyon baskılarının devam etmesi halinde daha da kısıtlayıcı bir duruşun uygun olabileceği ihtimalini kabul ettiler." değerlendirmesi yer aldı. Tutanaklarda, birçok katılımcının, Komitenin politika duruşunu gerektiği gibi ayarlama kararlılığının sorgulamaya başlanması halinde yüksek enflasyonun kalıcı hale gelebileceği yönünde önemli bir riskin bulunduğunu değerlendirdiği aktarıldı.
"Temmuz Ayında 50-75 Baz Puan Artış Uygun"
Fed yetkililerinin temmuz ayı toplantısında 50 veya 75 baz puanlık bir faiz artışının uygun olacağı görüşünde olduğuna işaret edilen tutanaklarda, yetkililerin birçoğunun enflasyonun kalıcı hale gelme riskini gördüğü kaydedildi.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda temmuz toplantısında 75 baz puanlık faiz artışı ihtimali güçlü şekilde fiyatlanmaya devam ederken, eylül toplantısında faiz artışının 50 baz puan olmasına kesin gözüyle bakılmaya başlandı.
FOMC toplantı tutanaklarının ardından tahvil piyasalarında satış ağırlıklı bir seyir gözlemlenirken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi 12 baz puan artışla yüzde 2,94'e yükseldi. Tahvil piyasalarındaki satış eğilimine karşın güvenli liman olarak artan dolar talebi sonrası dolar endeksi 107,3'le 30 Ekim 2002'den bu yana en yüksek seviyeye çıkarken, söz konusu endişelerin dolar talebini desteklemeye devam edeceği tahmin ediliyor.
ABD swap piyasalarındaki fiyatlamalarda ise 10 yıllık tahvil faizinin 3 aylık forward oranı ile 3 aylık hazine bonosunun 3 aylık forward oranı arasındaki fark yüzde eksi 0,31'le ülkenin gelecek 6 ila 18 ay içinde resesyona girebileceğini fiyatlamaya devam ediyor. Öte yandan, resesyon endişeleriyle güçlü seyreden dolar, emtia fiyatlarını baskılamayı sürdürüyor.
Brent petrolün varil fiyatı dün de değer kaybederek yüzde 3 düşüşle 98,8 dolara gerilese de, Fed'in resesyonu henüz ikinci planda tuttuğuna ilişkin değerlendirmeler yeni günde petrol fiyatlarını destekliyor. Brent petrolün varil fiyatı yeni günde yüzde 0,8 artışla 99,7 dolar seviyesinde bulunuyor. Altının ons fiyatı da dün yüzde 1,5 azalışla 1.739 dolara inmesinin ardından, şu sıralarda yüzde 0,3 artışla 1.745 dolardan satılıyor.
Makroekonomik veri tarafında ise dün açıklanan ABD'de JOLTS Açık İş Sayısı, mayısta 11 milyon 254 bine gerilese de hala rekor düzeye yakın seyrederken, bugün açıklanacak ADP özel sektör istihdamı verisinin piyasalarda oynaklığı artırabileceği belirtiliyor. Söz konusu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,36, Nasdaq endeksi yüzde 0,35 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,23 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli işlem kontratları yeni güne de sınırlı yükselişle başladı.
Avrupa'da pay piyasaları dün pozitif bir seyir izlerken, son 20 yılın en düşüğüne gerileyen euro/dolar paritesi yatırımcıların odağında olmayı sürdürüyor. Fed'in şahin politikalarını agresif şekilde devam ettirebileceğine işaret eden FOMC tutanakları sonrası güçlenmeye devam eden dolar karşısında son 20 yılın en düşüğü olan 1,0162'ye gerileyen avro/dolar paritesi yeni günde 1,0210 seviyesinde bulunuyor.
Sterlin/dolar paritesi de 1,1950 ile son iki yılın en düşüğünde kalmaya devam ediyor. Bununla birlikte ülkede artan siyasi belirsizlikler gündemin odağında yer almaya devam ederken, Başbakan Boris Johnson'a karşı yükselen istifa çağrılarına son olarak Ulaştırma bakanı ile İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji bakanı da katıldı. Haziran ayındaki güven oylamasını kazanan Johnson'ın yeni bir güven oylaması yapılması halinde ise oylamayı kaybetme ihtimali yükseliyor.
Dün, bu gelişmelerle, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 1,56, İngiltere'de FTSE 100 yüzde 1,17 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 2,03 değer kazanırken, İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,14 değer kaybetti. Avrupa'da endeksler güne yüzde 1'i aşan yükselişle başladı.
Asya Piyasaları Artıda Kapandı
Asya borsalarında, ABD Merkez Bankasının (Fed) son toplantısına ait tutanakların ardından alış ağırlıklı bir seyir izlendi. Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,27 artışla 3.364 puan ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,8 yükselişle 2.334 puan oldu. Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,5 artarak günü 26.491 puandan tamamlarken, dolar/yen paritesi önceki kapanış seviyesinin yüzde 0,1 üzerinde 136,1'de dengelendi. Haber Bülteni
İlginizi Çekebilir