Önce kitap okudular, sonra öğrencilere yardım edip birlik beraberlik mesajı verildi
SİYASETAksaray Ticaret Borsası kış mevsiminin gelmesiyle birlikte okul öğrencilerine giyim ve kırtasiye yardımı için harekete geçti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile ortaklaşa hemen her kış mevsiminde eğitim faaliyetlerini artırarak öğrencilere destek sağlayan Ticaret Borsası bu yıl faaliyetine farklı bir programla imza attı. Şehrin sevilen yüzü ve eğitimci olan Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu, Ziraat Odası Başkanı Emin Koçak, Damızlık Koyun Keçi Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Bekir Kayan, Süt Birliği Başkanı Esat Zengin, Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Serkan Koray Zeybek ve diğer sivil toplum kuruluşları (STK) ile köy ve mahalle muhtarları, daire müdürleri bir çadırda toplandı. Ticaret Borsasında gerçekleştirilen programda ilk olarak 20 dakika kitap okuma etkinliği gerçekleştirildi.
Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu, birlik ve beraberlik içerisinde olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek Aksaray’da yapılan yatırım ve diğer çalışmalardan bahsetti. Aksaray’ın ciddi ve güzel bir potansiyeli olduğuna dikkat çeken Vali Hamza Aydoğdu, “Sizinle bir araya geliyoruz, köylere gidiyoruz, ilçelere gidiyoruz. Hakikaten sizler bizim gözümüz, kulağımız, elimiz, ayağımızsınız. Yani, bir köyde, mahallede, beldede bir problem olduğu zaman ilk müracaat ettiğimiz, ilk sorduğumuz muhtarlarımız. Ben gururla söyleyeyim, Türkiye'de yönetimle, muhtarlar arasında bu kadar yatay ve dikey iletişimin olduğu en güzel en iyi illerden birisi Aksaray. Şimdi bizim kültürümüzde, medeniyetimizde insanı inşa etme. Hiçbir şey inşa edemezsiniz. Bizim kültürümüz ve medeniyetimizin zirvede olduğu dönemlere bakın. Hep insan inşa ediliyor. İnsanın kalbi ve ruhu inşa edilmiştir. Şimdi bakın bu hafta yaşadığım bir gururu anlatmak istiyorum size. Bir grup başkan vekilimizle beraber bir iş adamı geldi. Organize sanayiden yer istiyor. Ben dedim ki 50 bin metre kare verelim. Sayın Valim 50 bin bize yetmez. Ne istiyorsun? Dedim. 700 bin metrekare yer lazım dedi. Ne yapacaksın sen dedim? Ben dedi burada savunma sanayiyle ilgili bu tüfeklerin fişeklerini üreteceğim. Çarşamba günü Lakos'un genel müdür ve genel müdür yardımcıları geldi. Sayın Valim biz buraya işte enerjiyle ilgili bir şey kuracaktık. Dün ben bir görüşme yaptım. İstanbul'un, bugün dünyanın değişik yerlerinde olan restoranın ortağı Aralık ayında buraya geldi. Ya ben Aksaray'ı duydum. Gıda sektörü gittikçe dünyada trend olmaya başladı. Bu pandemiyle birlikte ilerledi. Orada biz bir gıdayla ilgili bir depolama ve paketleme fabrikası açmak istiyoruz. Bize yardımcı olur musunuz? dedi. Onun yanında İstanbul'un değişik sektörlerinde iş yapan iş adamları Kasım ayının ikinci haftasında on kişilik bir heyetle Aksaray'ımıza gelecekler ve biz onları misafir edeceğiz. Ben her zaman dediğimi burada yine söylüyorum. Bazen bize de soruyorlar. Ya bu Aksaray'da ne oluyor? Olan şu. Bir bakanımıza söylediğimi aynen burada söylüyorum. Biz gelen bütün herkesi değerli kılıp gönderiyoruz. Yaptığımız bu. Bizim yaptığımız başka bir şey yok. Yoksa Aksaray gelişmiş büyük şehirlerden çok çok ileri değil. Ama biz o muhtarıyla, sivil toplum örgütü başkanıyla, il müdürleriyle birlikte biz ne yapıyoruz? Samimiyetle onları değerli hissettirerek gönderiyoruz. Ben şuna inanıyorum. Bir yerde birlik ve beraberlik varsa orada kesinlikle başarı vardır” dedi.
İyiliğin ve gülümsemenin bulaşıcı olduğunu dikle getiren Vali Hamza Aydoğdu, “Bakın değerli muhtarlarım, şuna inanın lütfen. Çin'de çıkan bir virüs, bütün dünyayı 2 ay içerisinde esir etti. Her yere yayıldı. Ya siz iyiliklerin Aksaray'dan başlayarak bütün Türkiye'ye yayılacağına neden inanmıyorsunuz? Yani siz burada birine dokunuyorsunuz onu gidip önce ailesine anlatıyor, mahalledekileri anlatıyor, okuldakine anlatıyor, doktorsa hastanede anlatıyor, vekilse mecliste anlatıyor, bürokratsa bakanlıklarda anlatıyor ve bu güzellikler her yere yayılıyor. Onun için bizim yapmamız gereken ne olursa olsun bizim birlik ve beraberliğimizi bozmamamız gerekiyor. Ben de size çok samimi bir şey söylemem gerekiyor. Her şey bitiyor, makamlar, mevkiler de bitiyor, muhtarlık da bitiyor, hayat bitiyor zaten. Yani hayat da bir şekilde bitip gidiyor. Geriye insanların aklında çok ilginçtir bu maddi hiçbir şey kalmıyor. Sadece siz onu değerli hissettirmişseniz hep size hayırla yad ediyor. Değersiz hissettirmişseniz sizi de hayırla yad etmiyor. Bunun dışındaki her şey insanın zihninden silinip gidiyor. O zaman bizim yapmamız gereken bir gün bu makamlardan bu rollerden arındığımız zaman bizim asıl ağırlığımız, öz kütlemiz o zaman ortaya çıkıyor. Şu Aksaray'dan geçerken Hamit Bey'e, Emin Bey’e Mahmut Bey'e sizlere böyle göğsünüzü gere gere uğrayıp bir çay içebiliyorsanız o muhtar sizi gördüğünde gözlerinde bir ışıltı oluyorsa şöyle çok samimi ve içten bir şekilde size sarılıyorsa bence dünyanın servetlerine değerdir. Maddeyle, parayla, makamla, mevki ile anlatmanız mümkün değildir. Onun için Aksaray'da mesela çok olumsuz arkadaşlarımız geçen hafta bana bir şey dediler ve çok mutlu oldum. Sayın valim dediler. Gerçekten Aksaray'da dedikodu bitti. Yani artık kimse şehri kötülemiyor. Güzelliklerini anlatıyor. Bu inanılmaz insanı mutlu ediyor. İş yapmamız lazım. Bu şehir inanılmaz. Hepimiz bir olup iş yapmamız lazım” ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından muhtarlara okullardaki ihtiyaç sahibi çocuklar ve ilçe, belde ve köyde yaşayan ihtiyaç sahibi aileler için eğitim ve giyim kuşam desteği sağlandı.
Haber: Dilek Eyüboğlu
İlginizi Çekebilir