Karabatak; “94 yıl sonra yine kazanacağız”
AKSARAYAtatürkçü Düşünce Derneği Aksaray Şubesi ikinci başkanı Feridun Cemal Karabatak 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle yaptığı açıklama da; “Meydan muharebesi, sadece karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir. Ulusların çarpışmasıdır. Meydan muharebesi, ulusların tüm varlıklarıyla, bilim ve fen alanındaki düzeyleriyle, ahlaklarıyla, kültürleriyle, kısacası tüm maddi ve manevi güç ve erdemleriyle her türlü araçlarıyla çarpıştıkları sınav alanıdır” dedi.
Açıklamasına devam eden Karabatak şu ifadelere yer verdi; “Büyük Zaferin 2. yıldönümünde, zaferin kazanıldığı Dumlupınar’da yaptığı konuşmada ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk 94 yıl önceki başarımızı böyle anlatıyor. Birinci Paylaşım Savaşı sonrası dayatılan Sevr Anlaşmasını tanımayarak Mustafa Kemal Paşa önderliğinde kutsal bir mücadeleye giren Türk ulusunun, zaferini ilan ettiği andan itibaren ülkemizi yağmalama girişimleri hüsranla sonuçlanan emperyalistler, bu yenilgilerinin öcünü alma girişimlerine hiç ara vermediler. Nitekim Büyük Zaferi tescil eden Lozan Antlaşması sonrası Lord Curzon İsmet Paşaya bu emelini açık bir şekilde ifade etti. Türk askerinin kafasına çuval geçirilmesine ses çıkarılmayarak atılan ilk adımlar, Silivri zindanına onlarca general, yüzlerce subayın doldurulması, yüzlerce şerefli subayın casusluk suçlaması ile yargılandığı sırada kozmik odalarına girilmesiyle sürdü. Sonuçta ihanetin hangi boyutlara ulaştığını 15 Temmuz 2016 gecesi acı bir şekilde yaşadık. Ne var ki fatura içten çökertilmiş ordumuza çıkartılırken yüzlerce yıllık askeri okullar kapatıldı. Komuta kademesi dağıtıldı. “Şeyhler, dervişler, mensuplar” ülkesi olmayacağımıza inanırken, silahlı kuvvetlerimizin, adalet sistemimizin, polisin, eğitimin, sporun ve hayatın her alanının cemaat mensuplarınca ele geçirildiğini, cemaat imamlarınca yönetildiğini acı bir şekilde gördük. “Bütün bu ahval ve şerait içinde dahi” umutsuzluğa kapılmıyoruz. Türkiye’nin kaynakları 94 yıl öncekinden çok daha zengin, gençleri daha bilinçli, yetişmiş kadroları daha güçlüdür. Bu zenginlikle yeniden zafere ulaşacağız. Bankalar, fabrikalar, limanlar, santraller, haberleşme, ulaşım, madenler, petroller, yine bizim olacak. Üniversiteler özgürce bilim üretecek. Aziz Sancarlar artık yurt dışına gitmeden de Nobel alacak. İşçilerimiz örgütlü, kadınlarımız özgür, çocuklarımız geleceğe güvenle bakacak. Yine biz kazanacağız. Türkiye tam bağımsız olacak. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.” Haber: Armağan Şen
İlginizi Çekebilir