© Anadolu Ekspres 2021

Aksaray'da Çiftçiler "Sadaka Değil, Emeğimizin Karşılığını İstiyoruz"

Aksaray'da çiftçiler, tarım ve hayvancılıkta yaşadıkları sorunlara dikkat çekmek için eylem yaptılar. Aksaray merkeze bağlı Armutlu köyünde bir araya gelen çiftçiler, son yıllarda sürekli artış gösteren girdi maliyetlerinin artması ve ürettikleri ürünlerin enflasyon karşısında sürekli değer kaybettiğini ifade ederek basın açıklaması yapıp Aksaray-Adana E90 karayolu üzerinde traktörleri ile eylem yaptılar.

 Çiftçilerin Armutlu köyündeki düzenlemiş olduğu basın açıklamasına eski Tarım ve Köyişleri Bakanı, İYİ Parti Ankara Milletvekili Eşref Fakıbaba ve Aksaray İYİ Parti Milletvekili Turan Yaldır katıldı.

Çiftçiler Olarak Sadaka Değil, Terimizin Karşılığını İstiyoruz

İYİ Parti Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda çiftçi olan Hanifi Emre Güler, yaptığı konuşmada: “Artan maliyetler karşısında ezilen çiftçiler olmak istemiyoruz, artık yeter! Alın terimizle toprağımızda üretip mahsullerimizi değerinde satarak emeğimizin karşılığını almak istiyoruz. Doğduğumuz topraklarda doyuran topraklara küsmek istemiyoruz, evlatlarımızı büyük şehirlerde asgari ücretle mahkûm ettirmek istemiyoruz. Bugün tarlamızın başında, ahırlarımızda, işimizin başında olmamız gerekirken yıllardır çiftçilerin sorunlarına kör, sağır, dilsiz kalanlara sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Çiftçilerin haklarını savunmak için seçilen STK başkanlarımızı davet etmemize rağmen basın açıklamamıza teşrif etmediler. Bu başkanları sadece seçim zamanlarında görebiliyoruz. Bir dahaki seçimlere kadar ne toprağa, tarlaya ayak basıyorlar ne köylere uğruyorlar; 3 metrelik ceviz masalarının arkasında, deri makam koltuklarında oturup klimalı odalarında başkanlık yapıyorlar. Çiftçinin ocağına ateş düşmüş ama onların umurunda değil. Bu zor günlerde çiftçilerin yanında olmayan STK başkanlarına şunu öneriyoruz: Ya koltuğunuzun hakkını verin, ya çiftçinin yanında olun ya da bu makamları işgal etmeyin, artık yeter! Biz Aksaray'lı çiftçiler olarak sadaka değil, terimizin karşılığını istiyoruz.” dedi.

Girdi Maliyetleri Almış Başına Gidiyor, Bu Duruma Üreticilerin Dayanması Mümkün Değil

Önceki dönem Tarım, Orman ve Köyişleri Bakanı ve İYİ Parti Ankara Milletvekili Eşref Fakıbaba da yaptığı konuşmada: “Yerli ve milli duruşun mutlaka tarım ve hayvancılıktan başlaması gerektiğini söylüyorum. Para kazanmadan hiçbir üretici, hiçbir esnaf kendi varlığını devam ettiremez. Gün geçmiyor ki mazota, gübreye, ilaçlara afaki zamlar gelmesin. Çiftçinin ürettiği ürünlerin fiyatları önceki seneye göre daha düşük, oysa girdi maliyetleri almış başını gidiyor. Bu duruma üreticilerin dayanması mümkün değil. Haklı olan bu isyanınıza destek olabilmek için Milletvekilimiz Turan Yaldır ile birlikte mecliste sesiniz olmaya ve destek olmaya devam edeceğiz.

Çiftçimiz, Çok Fazla Para Kazanmak İstemiyor, Sadece Emeğinin Karşılığını Almak İstiyor

Milletvekili Fakıbaba konuşmasının devamında, sorunun empati olduğunu belirterek: “Bu iktidarın milletvekilleri var, valisi var, devletin Tarım İl Müdürü var, sivil toplum örgütleri var, bu çiftçileri gelip şöyle bir dinleseler ve niyet iyi olsa emin olun Türkiye'nin yapamayacağı hiçbir şey yok. Ama onlar empati yapmıyor, çiftçilerimizi, genç çiftçilerimizi dinlemiyor. Yem fiyatları yükseliyor, süt fiyatları düşüyor. Çiftçilerimiz, üreticilerimiz ne yapacak? Ellerindeki inekleri kesime gönderecek. İşte bu sorunları dinleyen kimse yok. Problem burada; problem yönetememe olayı. Hükümetin yetkilileri ve kurumları maalesef çiftçiyi dinlemiyor, ciddiye almıyor. Onun için durum bu halde. Ama biz inanıyoruz ki yarınlar aydınlık olacak; mutlaka sizleri dinleyecek, çiftçilerimize hak ettiği değeri verecek hükümetler çıkacaktır. Çiftçimizin haklı serzenişi, çok fazla para kazanmak istemiyor; sadece emeğinin karşılığını almak istiyor. Bundan daha güzel ne olabilir? Siz çiftçiye gereken desteği vermediğiniz sürece bu çiftçi ayakta duramaz. Biz, sizin sorunlarınızı Milletvekilimiz Yaldır ile birlikte her platformda anlatmaya devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.

Ak Parti Hükümeti İle Ne Yazık Ki Çiftçilerimiz Karşı Karşıya Kalmış Durumdadır

Milletvekili Turan Yaldır da yaptığı konuşmada: “Biz bugün burada siyasi bir partinin propagandasını yapmıyoruz. Genç bir çiftçi olan Emre Güler kardeşimizin ve çiftçilerimizin daveti üzerine buradayız. Gönül isterdi ki burada tüm siyasi parti milletvekilleri ve konuyla alakalı STK'lar bizlerle birlikte olup sizlerin sorunlarını basınımız aracılığıyla kulakları sağır olan iradeye duyurmak konusunda bir duruş gösterselerdi. 23 yıllık AK Parti iktidarına en büyük destek olan çiftçilerimiz şu an en çok acıyı çekmektedir. Maalesef, çiftçilerimizin bu durumuna merhem olmayan kötü bir tarım politikası ile Ak Parti hükümeti ile ne yazık ki çiftçilerimiz karşı karşıya kalmış durumdadır.”

Karşımızda 3 Maymunu Oynayan Bir Hükümet Ve Bir Tarım Bakanı Bulduk

Konuşmasına devam eden Yaldır: “Memleketin gerçek sahipleri olan, alın teri ile toprakları işleyen ama hükümetin yanlış tarım politikası ile adeta zulüm gören çiftçilerimizin yanında olmak için buradayız. Milletvekili Yaldır, kendisinin de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tarım komisyonu üyesi olarak defalarca çiftçilerimizin sorununu gündeme getirdik. Tarım bakanına çiftçilerimizin problemlerinin nasıl çözülebileceğine dair onlarca soru önergesi ve araştırma önergesi vermemize rağmen karşımızda 3 maymunu oynayan bir hükümet ve bir tarım bakanı bulduk. Kürsüden sesimizi duymayanlara, bugün burada Armutlu köyünde sizin aracılığınızla sesimizi yeniden duyurmak istiyoruz. Ağır ekonomik koşullar altında ezilen, emeğinin karşılığını alamayan çiftçilerimizin sesini daha fazla duymazdan gelemezsiniz. Bir yıl kuraklığın derdini çeken üretici, diğer yıl dolu afeti ile uğraşıyor. Bir toprak mahsulleri ofisi eziyetini çeken çiftçilerimiz, diğer yıl rekolte düşüşünün eziyetini çekiyor ve çiftçilerimizin eziyeti bitmek bilmiyor.

Son bir yıl içerisinde tarımın girdilerinin bel kemiği olan mazot, gübre ve ilaç fiyatlarının %100 arttığına dikkat çeken Milletvekili Yaldır, en son elektriğe gelen %38 zam dediler ama gelen elektrik faturalarında %60'ın üzerinde bir zam görünüyor. İktidarın yanlış ekonomik politikalarının faturalarını ağır bir şekilde çiftçilere ödettiğini ifade eden Yaldır: “Yapılan bu yanlışların faturalarını ödeyen çiftçilerimiz bitme noktasına gelmiştir. İthalata dayalı tarım politikaları, kendi çiftçisini zora sokan hükümet, ülkenin geleceğini ithalatla mı kurtaracak? Çiftçimizin sırtına binen bu yükleri görmezden gelmek, memleketi açlığa sürüklemek demektir.”

Çiftçiler Aç Kalırsa Bu Ülke Aç Kalır, Milletin Ekmeğiyle Oynamaya Kimsenin Hakkı Yok

Çiftçilerimizi toprağa küstürmeye devam ediyorsunuz. Türk tarımının kaderini iş bilmez yöneticilerin ve 3-5 baronun eline terk etmek, Türk tarımına da Türk milletine de büyük bir ihanettir. Çiftçi, tarladaki patatesini satamıyor. Diğer taraftan emekli, tane ile patates alıyor. Bu durumun sebebi, yanlış tarım politikasından başka bir şey değildir. Aksaraylı çiftçilerimiz artık "yeter" diyor. Bu milletin gerçek sahipleri olan çiftçilerimize daha ne kadar sırt çevireceksiniz? Mazot zamlanmış, gübre el yakıyor. Ama siz hâlâ kör ve sağırsınız.

Acilen İhtiyaç Sahibi Çiftçilere Ziraat Bankası'ndan Ya Da Tarım Kredi Kooperatiflerinden Sıfır Faizli Kredi Verilmesi Gerekiyor

Diğer taraftan çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarına da dikkat çeken milletvekili Yaldır: “Sığınmacılarla birlikte nüfusu 100 milyona dayanan ülkemizde gıda ihtiyacını karşılamak ve 50 milyon turisti beslemek, Türk çiftçisinin elbette en temel görevlerinden birisidir. Ancak kendisini bu kadar değersiz ve sahipsiz hisseden çiftçilerimiz, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarını ödeyemez duruma gelmiş, birçok çiftimizin tarlası ve traktörü haciz edilmiş, çiftçimiz toprağa küstürülmüş, üretmeyi bırakma noktasına getirilmiş bir duruma gelmiştir. Hükümet olarak her seçimde oy istemek olunca en çok destek gördüğünüz fakat sahip çıkmak olunca en çok ihmal ettiğimiz çiftçilerimiz, tarım sektörü son yıllardaki yüksek maliyetlerine karşılık düşük çiğ süt fiyatlarıyla sıkışan süt üreticileri, zarar etme gerekçesiyle gebe ineklerini kesime gönderiyor. Marketlerde et ve süt fiyatlarının artmasının en büyük nedeni anaç hayvanların kesime gitmesi olduğuna da dikkat çeken milletvekili Yaldır, ahırların her geçen gün boşaldığını vurguladı. Hükümet, soframızda yediğimiz ekmeği dahi ithal etmek istemiyorsa çiftçilerimizi desteklemeli, korumalı ve onların üretimi bırakmaması için gerekli desteği vermelidir. Acilen ihtiyaç sahibi çiftçilere Ziraat Bankası'ndan ya da Tarım Kredi Kooperatiflerinden sıfır faizli kredi verilmesi gerektiğini belirten milletvekili Yaldır, Türk tarımının ayakta kalabilmesi için bu konunun çok önemli olduğunu ifade etti.

Çiftçilerimizin Sorunlarının Çözümleri İçin Yaptığımız Çözüm Önerilerimizi Buradan Bir Kez Daha Yineliyoruz

Çiftçilerin yaşadığı sorunları tek tek anlatan milletvekili Yaldır, Meclis kürsüsünden defalarca Tarım Bakanlığı'nın çiftçilerimizin sorunlarının çözümleri için yaptığımız çözüm önerilerimizi buradan bir kez daha yineliyoruz açıklamasında bulundu.

Yem Fiyatlarındaki Yükselişteki Hırsızlığı Kim Yapıyor?

Konuşmaların ardından yaşadığı sorunları anlatan genç çiftçilerden Halil Demir: “Genç bir çiftçi olarak bu topraklara sahip çıkmak için çiftçiliği tercih ettim, 8 aydır çiftçilik yapıyorum. 5 yıllık kredi kapsamında şu an düveyi 130 bin TL yıllık taksitle aldık, ama fiyatlar düştüğü için seneye borçlarımızı ödemekte çok zorlanacağız, belki ödeyemeyeceğiz. Aldığımız hayvanı kestirsek bile borcumuzu kapatamayacağız, tekrardan borçlu olacağız. İpotek verdiğimiz arsalarımız gidecek, aldığımız hayvanları kestirsek zarar ederiz. Borçlarımızı ödeyebilmek için malımızı satsak zarar ederiz, satmasak banka haciz kaldıracak. Bir ikilemde kaldık; süt fiyatı düşerken yem fiyatlarına zam geliyor. Yemin yükselişini bir türlü durduramıyoruz, arpa 7 lira, ezme arpa alıyoruz 12 lira. Benim anlamadığım, bu arpa sadece kırılıp bize geliyor, aradaki farkı kim alıyor? Bu yem fiyatlarındaki yükselişteki hırsızlığı kim yapıyor? Devletin bu duruma bir el atması gerekmekte, yoksa seneye yılbaşından sonra benim gibi genç çiftçiler kalmayacak. Bu işi de 60 yaşındaki bir adam nasıl yapacak?” dedi.

Şimdi Kendi Çocuklarımız Ve Biz Asgari Ücretle Şehir Dışına Mı Gidelim?

Süt üreticisi Mehmet Bilen: “Et ve süt fiyatlarında bir istikrar olmaması, üreticiyi çok zor durumda bırakıyor. Bir gün bakıyorsunuz et fiyatları düşüyor, bir gün bakıyorsunuz süt fiyatları düşüyor. Bizler üretici olarak yatırım yapmaya çalışıyoruz, ama yarın için bir şeyler düşünürken bakıyorsunuz fiyatlar istikrarsız, ve girdi maliyetleri yüksekliğinden dolayı moralimiz bozuluyor. Ne yapalım şimdi? Kendi çocuklarımız ve biz asgari ücretle şehir dışına mı gidelim, fabrikalarda mı çalışalım? Köyde çalışan kalmıyor, köylüler işçi bulamıyor.”

Çiftçinin Boğazı Tamamen Sıkılmış Durumda

Çiftçi Hilmi Salman da yaptığı konuşmada: “Bu ülkenin toprağı, güneşi, suyu hem kendisini hem de dünyayı besler. Ama ülkede Rus buğdayı ekiyoruz, fasulyeyi, mercimeği, nohutu ithal ediyoruz. Çiftçinin boğazı tamamen sıkılmış durumda. Maalesef tarımdan anlamayan, liyakatsiz, hiçbir şeyden anlamayan birisi tarımın başına getiriliyor. 2023’te uçuyoruz, 2024’ün ortalarına geldik, tarımda ve hayvancılıkta ölüyüz. Biz süt üreticileri artık dayanamıyoruz; bu sektörü öldürüyorlar. Sadece yüksek tabaka rahat,” ifadelerine yer verdi. Yapılan konuşmaların ardından, Aksaray’ın farklı köy ve beldelerinden gelen ve Armutlu’da buluşan çiftçiler, Adana-Aksaray E90 karayolunda traktörleri ile eylem yaptılar. Haber: Harun Atalay

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER